Ana içeriğe atla

Galata Köprüsü Tarihçesi

Tarihi kimliğimizi, sahip olduğumuz en değerli hazineleri içinde barındıran İstanbul’un kent hafızasında Galata Köprüsü; Çoğumuzun her gün işimize, okulumuza gidip gelirken görüp te fark etmediğimiz, hissetmediğimiz bizi masalımsı İstanbul günlerine götürecek ‘’ keşke o dönemlerde yaşasaydık ‘’dedirtecek geçmişe sahip değerlerimizden sadece birisi.
Bu makalede amacımız Golden Horn (Haliç) ile Galata’yı buluşturan ve 6. yy dan günümüze ulaşan arkasında adına yazılmış keyifli şiirler, dokunaklı öyküler, birçok solgun ve iç ısıtan fotoğraflar bırakan Galata köprüsünün bilinen ve bilinmeyen tarihçesini hatırlamak, hatırlatmak.


TARİHÇESİ- 19 YY ÖNCESİ

Altın Boynuz Haliç’in iki yakasını bir köprüyle birleştirme fikri çok öncelere   I.Jüstinianus (6.yüzyıl) zamanına kadar uzanıyor.
Bizans tarihçileri, Haliç üzerindeki ilk köprünün adının Aghios Khalinikos Köprüsü olduğunu yazarlar. Bir rivayete göre de Kamiloye Phyra (Deve Köprüsü) de derlermiş. Evliya Çelebi’ ’Küffardan kalma, zincir üstüne vurulmuş kalıntılarını gördüğünü’’ yazıyor. Yeri tam olarak bilinmemekle birlikte, 12 kemerden oluşan bu taş köprünün Eyüp-Sütlüce arasında olması ihtimali yüksektir.[1]



Fatih Sultan Mehmet de İstanbul kuşatması sırasında Haliç'e bir köprü yaptırmıştır. Demir halkalar la birbirine bağlanmış ve üzerine kalın kalaslar çakılmış dev fıçılardan oluşan bu köprü Ayvan saray- Kasımpaşa arasındaymış. Nişancı Mehmet Paşa bu köprünün fıçılardan değil, yan yana demirlenmiş ve kirişlerle birbirine bağlanmış gemilerden oluştuğunu söyler. Bu köprü bir istihkam (savunma) eseriydi.[1]


Fetihten sonra 1502-1503 yıllarında bölgeye ilk kalıcı köprüyü yapma planları girişimi II. Beyazıt döneminde yapıldı. Sultan II. Beyazıd, Leonardo da Vinci’den bir tasarım yapmasını istedi.[1](Convidi, 1553)  Da Vinci, padişaha bir Haliç Köprüsü tasarımı sundu. Altın Boynuz için hazırlanan köprü tek açıklıklı 240 metre uzunluğunda ve 24 metre genişliğinde idi. Yapılmış olsaydı dünyadaki en uzun köprü olacaktı. Ancak bu tasarım padişahın onayını alamayınca proje rafa kalktı.  İkinci bir öneri de Michelangelo’dan geldi ancak Papa sanatçının niyetinden caydırdı.



[1] Convidi, 1553, s.98,168


[1] (Mirmiroğlu, 1946, s. 80)

[1] Evliya, 1935, s.106.


Leonardo Da Vinci(1452-1519)







Michelange (1475-1564)



1830 lara gelindiğinde,İstanbul ve Galata ticaret merkezleri arasında ticaret ve günlük yaşamın ile  yolcu trafiği yoğunlaşmış,kayıkla gidiş gelişlerin  zorlukları, bazen ölümlü kazalar, kötü havalarda sıkıntılar tüccarları olumsuz etkilemeye başlamıştır. Halkı deniz ve doğa şartlarına bağlı olmaktan kurtaran ve İstanbul’un iki yakasını bir araya getirme zamanı gelmişti. 1845 yılında Sultan Sultan Abdülmecid Han ilk köprüyü yaptırdı ve 18 yıl kullanıldı.
İlk  Köprüye ‘Cisr-i Cedid’, ‘Valide Köprüsü’, ‘Yeni Köprü’, ‘Büyük Köprü’, ‘Yeni Cami Köprüsü’, ‘Güvercinli Köprü’ adları takılmıştı. Köprünün Karaköy tarafında, yeni köprünün Sultan Abdülmecid Han tarafından inşa ettirildiğini belirten Şinasi’nin bir beyti vardı. Bilimsel araştırmalarımız da Bezmiâlem Valide Sultan’la ilgili iddia edilenin aksine ne bâniyelik ne de finansal yardım açılarından hiç bir alâkası yoktur.

Köprünün üzerinden ilk geçen Sultan Abdülmecid idi. Altından geçen ilk gemi ise Fransız kaptan Magnan’ın kullandığı Cygne gemisi oldu. İlk üç gün köprü geçişi parasız idi. 25 Ekim 1845’de Denizcilik Bakanlığı tarafından toplanan ve mürüriye olarak bilinen köprü geçiş ücreti toplanmaya başlandı.
Galata Köprüsü ikincisinin 1863 tarihli yenilenmesi devamında 1875 de üçüncüsü, 1912 de dördüncüsü ve 1982 de beşincisi
Ahmet Muhip Dıranas bir şiirinde şu soruyu sormakta haklı değil mi? Dedirtmiyor mu?
‘’Her şey değişiyor, kalbimiz bile,
Ama yüzyıllarla besli bir şehir
İnsan yaşamından daha da hızla
Bunca çabuk nasıl yok olabiliyor’’[1]

Gerçekten insan yaşamından kısacık zaman içinde yok oluş kent için ürkütücü…




[1] Durmuş, Refik, Galata Köprüsü, s:61

Bu köprü Sultan Abdülaziz’in (1861-1876) emri üzerine, III. Napolyon’un İstanbul ziyaretinden hemen önce Ethem Pertev Paşa tarafından inşa edildi ve 1863’de yerine yerleştirildi.













İkinci köprü de ahşap olması itibariyle on yıl içinde harap bir hale gelmiş, bir kez demirden yapılması kararlaştırılmıştı.
1870 de bir Fransız şirketi Forget et Chantiers de la Mediteranee ile üçüncü köprünün yapımı için bir sözleşme imzalandı. Ancak Fransa ile Almanya arasında savaşın patlak vermesi projeyi erteledi. Eski sözleşme feshedildi ve yeni köprünün yapımı1872’deİngiliz firması G. Wells’e verildi. Köprü 1875’de tamamlandı. Yeni köprü 480 metre uzunluğunda, 14 metre genişliğinde ve 24 duba üzerinde duruyordu. Maliyeti 105,000 altın lirasıydı. Bu köprü 1912 yılına kadar kullanıldı.

1842-1918-Sultan  Abdülhamit II. Abdülhamid, Osmanlı İmparatorluğu'nun 34. padişahı ve 113. İslam halifesidir. 


1844-1918 V. Mehmed Reşad veya Mehmed Reşad, Osmanlı İmparatorluğu'nun 35. padişahı ve 114. İslam halifesi. Sultan Reşad olarak da bilinir. 

Galata Köprüsü III. , 37 yıl hizmet verdikten sonra, yerine suyun hareketiyle sallanan ağır bir köprü inşası  Alman firması ‘’ Vereinigte Mashiner Fabriken, Augensburg-Nürnberg’’ MAN AG verildi. 1910’da inşasına başlanmış iki yılda tamamlanmış. Sultan 5. Mehmet Reşat’ın tahta çıkışının üçüncü yıldönümünde 1912 de açıldı. 1914 senesine gelindiğinde ise; Elektrikli tramvayların bu köprü üzerinden Eminönü-Karaköy bağlantısı sağlandı.
Bugün hala pek çok kişinin hafızasında taze olan bu köprüde 16 Mayıs 1992’deki yangına kadar kullanılmıştır. Köprünün yanma nedeni hala tam olarak bilinmemek birlikte günümüzde “Eski Galata Köprüsü” veya “Tarihi Galata Köprüsü” olarak şehrin önemli bir hafıza mekânı bilinen bu köprünün başına gelen gelişmeler korumacılık anlamında başka bir makale konusu…



GALATA KÖPRÜSÜ V.


Beşinci Galata Köprüsü, bir önceki köprünün birkaç metre kuzeyinde STFA şirketi tarafından inşa edildi. İnşaatı 1994 Aralık ayında tamamlanan köprü, diğerleri gibi Eminönü ve Karaköy’ü birbirine bağlıyordu. Tasarımı ve teftişi GAMB (Göncer Ayalp Engineering Company) tarafından yapıldı. Beşinci Galata Köprüsü 490 metre uzunluğunda ve 80 metrelik kısmı açılabilen bir baskül köprüdür. Köprünün yüzeyi 42 metre genişliğindedir ve her yöne doğru 3 şeritli bir yol ve bir yaya yolu bulunmaktadır. Tramvay hattının Kabataş’a kadar uzatılması sonucu, köprünün ortasındaki iki şerit tramvay yoluna ayrılmıştır. Bu köprü, Norwich’de (ays)ki Trowse Köprüsü ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki birkaç köprünün yanı sıra, dünyada üzerinden tramvay geçen ender baskül köprülerden biridir.

Ancak köprünün böyle bir eklentiye uygun olarak tasarlanmaması nedeniyle, tramvay yolu inşaatı birçok soruna neden oldu. Kapakları açılıp kapandığında, hatların birbirine tam olarak değmemesi bu sorunların başında geliyordu. Köprünün altındaki lokanta ve market kısmı 2003’de açıldı.










Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tarihi Çevrede Çağdaş Tasarımda Biçim ve İçerik çelişkisi...

Tarihi Dokuda Çağdaş Tasarım Biçim ve İçerik çelişkisi Ayşe DEMİR ÜNLÜ Kadir Has Üniversitesi -Mimarlık Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek lisans-Tarihi Çevrede Tasarım- (Prof. Dr. Murat Çetin) İstanbul, ayseunlu@besiktas.bel.tr Zaha Hadid -Ortadoğu Merkezi                                                       Şekil 2 Ecole de Journalisme d’eichstaett Foyer et auditoire 1985-87 ÖZET Her şey de olduğu gibi değişim ve dönüşüm Tarihi dokuyu da kaçınılmaz etkilemektedir. Bu gerçekten, tarihi dokuda yeni biçim ve içerik çelişkisine en uygun çözümler için, adım adım, Ø     Kent Kavramı; Tarihi Çevre, kent ve bölge Kavramı; Tarihi Çevre Koruma, Tarihi Çevre Koruma Düşünce evrimi; Tarihi Çevre Koruma Nedenleri, Tarihi Çevre değerlerine yönelik tehditleri; Tarihi Çevre Koruma Teknikleri; Tarihi Çevre Koruma restorasyon-konservasyon akımları; Tarihi Çevre Koruma Alanında uluslararası örgütler; Tarihi Çevre Koruma Alanında Belgeler; Tarihi Çevre K

Beşiktaş- Pervititch Haritaları

J acques Pervititch  tarafından 1922-45 arasında yapilmis kadastral temelli sigorta hariatalarıdır, pervititch çizimleri beşiktaş, beyazıt, üsküdar, kadıköy, taksim, beyoğlu, eminönü için hazırlanmıştır. bu haritalar çizildiği dönemde sigorta şirketlerinin reasürans birimlerince, bir yapi çevresindeki toplam riskleri saptamak amaciyla kullanılırken günümüzde mimarlar, şehir plancıları ve tarihçilerin de kullandığı kaynaklar haline gelmiştir.

Weissenhofsiedlung Mimarları

Weissenhof İskan 1927’de Stuttgart’ta gerçekleşen Deutscher Werkbund sergisi için inşa edilen “Weißenhofsiedlung” Weissenhofsiedlung, Stuttgart, Almanya, Hava Fotoğrafçılığı 2004 |  Veit Mueller ve Martin Losberger tarafından çekilen fotoğraf Gropius'un özlemini duyduğu, yokluğundan yakındığı "üslupta ortak payda", Loos'tan,  De Stijl'den, Bauhaus'dan, Le Corbusier'nin hayret verici çalışmalarından geçerek, nihayet 1927 yılında, Stuttgart'ta WEISSENHOF'DA   Bütün gücüyle gerçekleşebilme fırsatı bulacaktır. O yılların en ünlü ilerici mimarlarını biraraya getirebilmiştir. 1907'de Münih'te  Esnaf ve işadamları arasındaki ilişkileri güçlendirmek amacıyla kurulmuş Deutscher Werbund derneği,   1927 yılında   Stuttgart'ın kuzeyindeki  mahallede  dünyaya Modern Hareketin mimarisini gösterme amacıyla   Le Corbusier, Mies Van der Rohe, Gropius ve daha fazlası gibi tarihin en ünlü mimarları tarafından tasarlanan birkaç binaya övgü